İpekyolu Kalkınma Ajansı'nın (İKA) ev sahipliğini yaptığı 2. Kalkınma Ajansları Konferansı, Zeugma Sergi ve Konferans Salonu'nda yoğun ilgiyle başladı.
4 gün sürecek Konferansın açılış konuşmasını yapan İKA Genel Sekreteri Dr. Bülent Özkan, kalkınma ajansları konferansı hakkında bilgi verdi. Özkan, "Yerel potansiyel ve dinamikleri, özgünlükleri kaynak ve dinamikleri ortaya çıkararak harekete geçiren kalkınma ajansları, ulusal ve uluslararası pazarlarda, ekonomik, sosyal olarak kaynak oluşturmuştur. Tüm bu hedefleri gerçekleştirmede gerek bilinç düzeyinin arttırılması için gerekse ajanslar arasında ortak bir ağ oluşturmak adına önemli bir platform olarak öne çıkan Kalkınma Ajansları Konferansı, bilgi ve tecrübeleri paylaşma, ortak ağ oluşturmak ve gelecek vizyonun planlamak amacıyla düzenlenmektir" dedi.
AJANSLAR GİDEREK GÜÇLENİYOR
Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Kemal Madenoğlu, Kalkınma Ajanslarının henüz yeni bir oluşum olduğunu ama giderek güçlendiğini söyledi. Kalkınma Ajansları modelinin demokratik, yenilikçi ve yerel aktörlerin katıldığı bir sistem olduğunu anlatan Madenoğlu, şöyle konuştu: "Türkiye'nin kalkınma sürecinde geçtiğimiz yıllarda 2001 yıllarından 2014 yıllarının başlarına kadar büyük bir aşama kaydettik. Bu süreçte yaklaşık yüzde 5 büyüme yakaladık. Hükümetimizin 2023 vizyonu olarak ortaya koyduğu hedeflere ulaşmak için, 5 yıllık bir plan hazırladık. Biz teknik çalışmadan sonra Sayın Başbakanımızın başkanlığında hükümet üyelerine bunları sunduk. Yerelde ve Türkiye'de sorunları, potansiyelleri belirledik ve hangi konulara ağırlık verilmesi gerektiğini belirleyerek yol haritası çıkardık. Bu çalışmada 25 kritik alan belirledik. Şimdi bu 25 alanda eylem planları hazırlıyoruz ve bitme noktasına geldi. Eylem planlarımız hemen hemen hazır ve yakında hükümetin önüne koyacağız. İlerleyen zamanlarda reform paketleri olarak kamuoyuna açıklanacaktır." İhracatın Türkiye'nin büyümesinde lokomotif unsur olacağını söyleyen Madenoğlu, "Tüketim bazlı büyümeden, üretim bazlı büyümeye geçmeliyiz ve ihracatımızı arttırmalıyız. Biz yerel bazda ince işçilikle, orta ölçekli, küçük ölçekli işletmelerin daha nitelikli, daha katma değerli üretim yapmasını sağlamalıyız. Burada kalkınma ajansları katalizör rolü üstlenerek bu sıçramayı sağlamaya çalışmalıyız" diye konuştu.
NÜFUSUMUZDAN FAZLA SURİYELİYİ MİSAFİR VAR
Kilis Valisi Süleyman Tapsız ise konuşmasında bölgeyi en çok etkileyen konun Suriye meselesi olduğunu söyledi. Türkiye ve Suriye'nin yüzyıllardır barış ve kardeşlik hukuku içinde ilişkileri sürdürdüğünü ifade eden Vali Tapsız, şunları söyledi: "Suriye'de 2011 yılı Mart ayından bu yana yaşanan gelişmeler uluslararası toplam tarafından da endişeyle takip ediliyor. Ülkedeki çatışmalarda 160 binin üzerinde insan yaşamın yitirdi. Bölgemiz Suriye'de yaşanan acı hadiselerden etkilendi ve etkilenmeye devam ediyor. Gerek ekonomik, gerek turizm, gerekse ülkemizde misafir ettiğimiz Suriyeli misafirlerimizle bölgemiz tahammül isteyen bir imtihan sürecinden geçiyor. Bu zorlu süreçte her imkanımızla Suriyeli misafirlerimize destek olmaya devam ediyoruz. Şu anda Türkiye'de 22 kampta 223 bin Suriyeli misafir ediliyor. Türkiye'de ki Suriyeli misafir sayımızın bu an itibarıyla 900 bin olduğu tahmin ediliyor. 90 binin üzerinde Suriyeli, Kilis'te misafir ediliyor. Kilis'in gelişmişliği açısından baktığımızda, nüfus yoğunluğu bakımından 81 ilin içerisinde 78'inci sırada. Yüz ölçümü olarak ta 80'inci sırada. Dolayısıyla yoğunluk olarak baktığımızda kendi nüfusundan daha fazla misafiri Kilis, misafir ediyor. İnşallah yüz akımızla bu süreci başarıyla geçireceğiz. Suriye'de ki bu kanlı süreç sona erdiğinde, ekonomik ve turizm ilişkisi açısından yeni bir dönemi gireceğimize ve gelecek inşallah dünden daha iyi olacak."
AJANSLAR EĞİTİME DE DESTEK VERMELİ
Gaziantep Valisi Erdal Ata da kalkınma ajanslarının önemine dikkat çekerek, bölgeler arası kalkınmışlık farkının ortadan kalkınması için çalışma yaptıklarını söyledi. Kalkınma ajanslarının eğitime de katkı sağlaması gerektiğini söyleyen Vali Ata, "Kalkınma ajanslarının eğitim konusunda acaba ne yapabilir sorusuna önümüzdeki dönemde bakılması lazım. Ülkelerin kalkınması refah seviyesinin yükselmesi için eğitime önem verilmesi gerekiyor. 10 yıl öncesinde bizim kişi başına düşen milli gelirimiz, 3 bin küsur dolaylarındaydı. Şu anda 11 bin dolar seviyelerinde. Orta gelir sarmalından kurtulmanın tek yolu mutlaka kaliteli insan gücü yetiştirmek ve saniyede de katma değeri ürünler üretmek. Biz eğitim seviyesini yükseltmezsek bu 11 bin dolarlar civarında yerimizde sayarız. Bu ülkede yaşayan herkesin birinci derecede görevi eğitim sorunlarına nasıl katkıda bulunacağını konuşmak gerekiyor" diye konuştu.
Konuşmaların ardından İpekyolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Bülent Özkan'ın moderatör olduğu, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun ve Sanko Holding Onursal Başkanı Abdulkadir Konukoğlu'nun konuşmacı olarak katıldığı panel düzenlendi.